Bu dünya daru?l-hikmettir. Sebeplerin dikkate alınması gereken bir yerdir. Bir merdiven basamağı gibi olan sebepler, her basamağı atlanmadan çıkılması gereken bir âlemdir. Burada Allah?ın hikmet kanunlarına mutlaka riayet edilmesi gerekmektedir.

Ahiret ise daru?l-kudrettir. Orada sebeplere ihtiyaç yoktur. Doğrudan kudret öne çıkar ve iş görür. Meyve için ağaca, zamana ihtiyaç yoktur.

Bu dünya güneşin etrafında sadece mevsimleri meydana getirmek için dönmüyor. Allah her olaya ve hadiseye birçok hikmet takmaktadır. Birçok neticeyi elde edecek şekilde yaratmaktadır. Dünya güneş etrafında dönerken ileride mahşer meydanı olacak bir dairenin etrafını da çizmektedir. Hadis-i Şerifte Şam kıtası olarak tabir edilen yerin mahşer meydanının merkezi olacağı haber verilmektedir.[1] Bediuzzaman Said Nursi bu hadisleri yorumlarken şunları ifade etmektedir. ?Şâm-ı Şerif kıtası bir çekirdek hükmünde olarak o daireyi dolduracak bir meydan-ı haşir bast edilecektir. Küre-i arzın bütün mânevî mahsulâtı, şimdilik perde-i gayb altında olan o meydanın defterlerine ve elvahlarına gönderiliyor; ve ileride meydan açıldığı vakit, sekenesini de yine o meydana dökecek, o mânevî mahsulâtları da gaipten şehadete geçecektir.

Evet, küre-i arz, bir tarla, bir çeşme, bir ölçek hükmünde olarak, o meydan-ı ekberi dolduracak kadar mahsulât vermiş ve onu istiap edecek mahlûkat ondan akmış ve onu imlâ edecek masnuat ondan çıkmış. Demek, küre-i arz bir çekirdek; ve meydan-ı haşir, içindekilerle beraber bir ağaçtır, bir sümbüldür ve bir mahzendir. Evet, nasıl ki nuranî bir nokta, sürat-i hareketiyle nuranî bir hat olur veya bir daire olur. Öyle de, küre-i arz, süratli, hikmetli hareketiyle bir daire-i vücudun temsiline ve o daire-i vücut mahsulâtıyla beraber, bir meydan-ı haşr-i ekberin teşekkülüne medardır.?[2]

Şu anda küçücük bir çekirdek hükmünde olan bu bölge yeniden dirilişten sonra çekirdeğin açılıp koca bir ağaç olması gibi yayılıp açılacak ve dünyanın güneş etrafındaki yörüngesinin içini kaplayacaktır. Dünya kurulduğundan beri manevi mahsulatını ahirete göndermektedir. Mahşer meydanı bir harmandır. Nasıl ki ekinler harmanda toplanır ve daneleri ayrıştırılır. Mahşer meydanında da ameller ayrıştırılacak, Cennet?e layık ameller bir tarafa ayrılıp Cenneti dolduracaklar; Cehenneme layık ameller de ayrılacak ve Cehennemi teşkil edeceklerdir.

?Ey inananlar! Kendinizi ve ailenizi, yakıtı insanlar ve taşlar olan ateşten koruyun. Onun başında, acımasız, güçlü, Allah'ın kendilerine buyurduğuna karşı gelmeyen ve emredildiklerini yapan melekler vardır.?[3]

Artık orası ölümsüzlük ülkesidir. Hesap kitap bittikten sonra, herkes layık ve müstahak oldukları yere sevk edilir. Allah hepimize hesabımızı kolay verecek bir hayat nasip eylesin.

[email protected]



[1] Müstedrekü?l Hâkim, 2:440, Fethü?l Kebir, 1:432.

[2] Mektubat, s. 42

[3] Tahrim 66/6