Merhaba güzel okurlarım. Yeni haftaya dinlenmiş ve pozitif başlamanızı diliyorum. Bugünkü yazımda sizlere SEDEF hastalığından bahsedeceğim.

Kronik bir cilt hastalığıdır.

Ciltte beyaz pullarla kaplı kırmızı lekeler gözükür. Bu lekeler büyüyebilir. Genellikle dirsekte, dizde ve sırtta görülür. Bulaşıcı bir hastalık değildir. Kişiden kişiye geçmez. Ağır vakalarda vücudun büyük bölümünü kaplayabilir. Genetik yatkınlığı olan kişilerde ortaya çıkabilir. Ancak strese bağlı olarakta gelişebilir. Sedef hastalığının canlanmasını tetikleyebilecek bu koşullar arasında; ciltte meydana gelen kesikler, sıyrıklar veya cerrahi müdahaleler, duygusal stres, strep enfeksiyonları, bipolar bozukluk için kullanılan lityum, sıtma ilaçları, beta-bloker gibi tansiyon ilaçları, hidroksiklorokin veya antimalaryal ilaçları, özellikle genç erkeklerde aşırı alkol kullanımı ve sigara içilmesi olabilir. Hastalık genelde saçlı deri, diz, dirsek ve kalça bölgesi olmakla beraber tüm vücut derisinde görülür. Bazı kişilerde yıllarca bazı kişilerde ise 3 4 ay sürebilir.

Tedavi olarak tropikal kremler, haplar, iğneler, ve hastanın özel bir kabin içine sokularak kontrollü güneş ışığı alarak tedavi edildiği fototerapi yöntemi kullanılır.

Sedef hastalığında;
Alkol ve sigara tüketilmemelidir.
Kilo kontrolüne dikkat edilmelidir.
Grip hastalığı sedefi tetiklememesi için grip ilacı yaptırmamız yararımıza olacaktır.
Düzgün beslenme çok önemlidir.
Eklemlerde ağrı olduğunda mutlaka doktora bildirilmelidir.
Stresten uzak durmak gerekir.
Doktorun verdiği ilacın dışında başka ilaç kullanılmamalıdır.

Aşırı baharatlı yiyecekler tüketilmemelidir. Kızartma gibi yağlı yiyeceklerden uzak durulmalıdır. Uyku düzenimiz çok önemlidir.

Bu hastalık, kişinin sosyal yaşam kalitesini düşürebilir ve kişinin psikolojik sağlığında sorunlara sebebiyet verebilir. Stresten uzak durmazsak hastalık artabilir. Sedef hastalığının tedavisinde D vitamini, Kalsiyum ve A vitamininden faydalanılabilmektedir. Bir diğer önemli detay ise sıcaklık. Duşunuzdaki veya banyonuzdaki su 34°C'yi geçmemelidir. Bu, kaşıntının tetiklenmesini önleyecektir. Keçi sütlü sabunun hastalığı hafiflettiği söyleniyor. Haftada 3-4 defa banyo yapmaları daha uygundur. Ilık su kullanımı önemlidir. Cilt ürünlerini kokusuz doğal olan markalardan tercih etmeliyiz.
Kabuklanmaları azaltıp deriyi yumuşatmak için ardıç katranı, zeytin yağı ve badem yağı kullanabilirsiniz.

Bugünlük bu kadar. Yeni bir haftaya huzurlu, pozitif ve sağlıklı başlamanızı diliyorum. Sağlıcakla kalın.