Nefsini bilen rabbini bilir şeklinde meşhur bir söz vardır. Bu sözün hadis olup olmadığı tartışılmıştır. Metin olarak sahih senetle hadis olmadığı, ancak mana itibariyle doğru bir söz olduğu ifade edilmiştir. Bütün tarikatlar bu sözü doğru bir hakikat olarak değerlendirmişlerdir.
Allah?tan en çok korkanların alimler olduğu, ondan gerçek manada korkmanın ilme ve bilgiye dayandığı, onun azametini bilenler ona en iyi kulluğu yapmaya çalışacakları yine Kur?an?da beyan edilmektedir.
İmam Maverdî, ?Edebu?d-din ve?d-dünya? adlı eserinde bu sözün manasını destekleyen şöyle bir rivayete yer vermiştir. Bu rivayete göre, ?İnsanlardan Rabbini en iyi tanıyan kimdir?? diye sorulduğunda, Peygamberimiz (a.s.m) ?Nefsini en iyi tanıyan kimsedir.? diye cevap vermiştir.
İnsanın kendi mahiyetini bilmesi büyük bir erdemdir. Rabbinin esma-i hünsasına en cami ayna insandır. Bu yönü ile insanın kendisini bilmesi, rabbinin esmasına nasıl aynalık ettiğini anlaması, esma-i Hüsna yoluyla rabbini daha iyi tanıması demektir. Allah insanoğlunu mükerrem yaratmıştır. "Biz insanı en mükemmel sûrette yarattık, Sonra da onu en aşağı derekeye düşürdük. Ancak iman edip güzel ve makbul işler yapanlar müstesnadır." (Tin, 95/4-6) İnsanın maddi ve manevi varlığı Allah katında değerlidir. Bu manada kendini tanıyan da rabbini daha iyi tanıyacaktır. Kendini tanımayanlara da Kur?an?da itap vardır. "Nefsini aşağılık yapandan başka, kim İbrahim?in dininden yüz çevirir?" (Bakara, 2/130)
Geniş dairelerin cazibedar işlerine kendini kaptırıp hayatını oyun ve eğlencelerle heder edenler Rabbini ne kadar tanıyor? Ona ne kadar kulluk ediyor? Asıl görev ve en büyük görev insanın kalp dairesindedir. Hayatın hay huyu içinde bunu ne kadar yerine getirebiliyor? Kalp dairesindeki görevlere kulluk diyoruz. Yüzünü bu kısma ne kadar çevirebiliyor? Cenab-ı Hak bir hadis-i kudside ?Ben, göklere ve yere sığmadım ancak mümin kulumun kalbine sığdım.? buyurmaktadır. Kullarının yaptıklarını hakkıyla bilendir. En elzem vazifeler, en dar daire olan kalp dairesindedir. Kullarının bütün yaptıklarını biliyor ve tespit ediyor. O bize şah damarımızdan daha yakındır. "Ben cinleri ve insanları, ancak bana kulluk etsinler diye yarattım."(Zariyat, 51/56)
İnsan denen şu Allah?ın harika sanatı, eşi benzeri olmayan bir sanattır. Sanatkarın büyüklüğünü göstermektedir. Bir tek DNA sında insanın bütün hayat programı ve hikayesi yazılmıştır. İnsan kendini okursa Allah?ın büyüklüğüne ulaşacaktır.
?Bütün âzâ ve âlâtıyla, cihazat ve cevarihiyle, letâif ve mâneviyâtıyla, havas ve hissiyatıyla ayrı ayrı esmânın ayrı ayrı nakışlarını gösteriyor. Demek nasıl esmâda bir İsm-i Âzam var; öyle de, o esmânın nukuşunda dahi bir nakş-ı âzamvar ki, o da insandır.
Ey kendini insan bilen insan! Kendini oku. Yoksa hayvan ve câmid hükmünde insan olmak ihtimali var.? (Said Nursi, Sözler, s. 937)