Yerel

OSMANİYE: AĞABEYİNİN EMANETİNİ YAŞATMAK İÇİN BOTANİK KAFE AÇTI

Osmaniye’de yaşayan Bülent Akdağ, 3 buçuk yıl önce vefat eden ağabeyi Tahsin Akdağ’ın çiçekçi dükkanını devralarak, işini yeniden şekillendirdi.

Abone Ol

6 Şubat 2023 tarihinde meydana gelen Kahramanmaraş merkezli depremde iş yeri yıkılan Akdağ, ağabeyinin mirasına sahip çıkmak amacıyla yeni bir mekan arayışına girdi. Ağabeyinin bir arkadaşı sayesinde bahçeyi açarak dükkanını yeniden faaliyete geçiren Akdağ, çiçekçi dükkanını bir botanik kafeye dönüştürdü.

Bu yeni düzenlemeyle, egzotik çiçekleri Osmaniye halkına tanıtmaya ve ağabeyinin hatırasını yaşatmaya karar verdi.

"Amacımız depremde yıkılmış Osmaniye'deki vatandaşlara moral olmak"

Depremde psikolojik olarak yıpranmış insanların yeni hayata adapte olmaları için böyle bir botanik bahçe yaptığını söyleyen Bülent Akdağ, "Bu çiçek sektörüne 3 buçuk yıl önce ağabeyimin vefatı üzerine girdim. İstanbul'da daha önce tekstil sektöründe çalışıyordum. Ağabeyim vefat ettikten sonra biz burayı ne yapalım dedik. Burayı hem insanların oturacağı botanik bir kahve bahçe, hayvanların olduğu, çayın kahvenin olduğu öyle bir amaçta kurduk. 3 buçuk yılda iki defa fırtına gördük, bir defa deprem gördük, iş yerimiz yıkıldı. Depremden çıkmış, yıkılmış Osmaniye'de yaşayan fertler olaraktan Osmaniye'deki insanlarımıza moral olsun, onların böyle güzelliklerin içerisinde yaşayaraktan işte o psikolojiyi atsın, ne bileyim kendisini tekrardan yeni yaşantıya adapte etsin diye elimizden geleni yapmaya çalışıyoruz" diye konuştu.

"İnsanların sadece belgesellerde gördüğü egzotik çiçekleri görmesini ve dokunmasını sağlıyoruz"

Çoğu insanın göremediği ithal çiçekleri bahçede sergileyerek onlara görme ve dokunma fırsatı verdiklerini söyleyen Akdağ, "İthal çiçekleri getirerekten yani bunların içinde işte sinek kapanıydı, orkidenin çeşitleriydi, türlü türlü orkideler var, açelyalarıydı, bonzai ağaçlarıydı. Bunları Osmaniyeliler almasa bile gelsinler görsünler, iş yerimizde otursunlar, çayını kahvesini içsinler, dolaşsınlar, fotoğraf çektirsinler, sohbet etsinler. Sohbet yerlerimiz de var zaten. Yoldan geçen insanlar bazen diyor ki, 'Ne kadar güzel yer açmışsınız.' 'Buyurun teyzeciğim, buyurun ablacığım, buyurun kardeşim gelin oturun, bakın, gezin almanız şart değil. Sadece belgesellerde, sadece televizyonlarda değil, ayaklarınıza getirdik bu hizmeti almak değil, görmeniz ve birebir dokunmanız önemli' diyoruz. Mesela müşterilerimize kendi ürettiğimiz ürünler hediyemiz de oluyor. Yani buradan hediyesiz de göndermiyorum. Almasa da bile en azından eline bir tane çiçeğimizi al. Bu da bizim hediyemiz olsun. Ağabeyimin hayrına olsun diye hediyelerimiz de var yani" dedi.