Yeni bir haftaya Merhaba derken, bu hafta ki konumuz ardı arkası kesilmeyen iş kazlarıdır.

Yeni bir haftaya Merhaba derken, bu hafta ki konumuz ardı arkası kesilmeyen iş kazlarıdır. Giderek artan iş kazalarının önlenemeyişinin nedenleri ve daha fazla üretim ve para kazanma hırsı yüzünden kaza olmasına asıl sebep olan kişilerin cezasız kalması ve onlar yerinde elinde yetkisi olmayan kişilerin cezalandırılması üzerinde duracağız.

En son iş kazası 13 Şubat 2024 tarihinde Erzincan’ın İliç ilçesinde meydana gelen toprak kayması yüzünden meydana gelen iş kazasıdır. Toprak altında kalan 9 kişi henüz bulunamadı. Bu kaza bilerek ve göz göre göre geldi. Basından öğrendiğim kadar burada görevli daha önce ki iş güvenliği uzmanı yapmış olduğu tespit ve önerilerin yapılmadığı için 6331 sayılı yasa gereği bakanlık yetkililerine bildirmesi üzerine firma yetkilileri tarafından görevine son verilmiş. Yerine görevlendirilen iş güvenliği uzmanı da aynı tespitleri yapmış ve yazılı olarak bildirmiş. Buna rağmen önlem alınmamıştır. Kazadan sonra kaza ile ilgili Şirketin Kanada ’dalı yöneticisi de aralarında bulunduğu sekiz kişi gözaltına alınmış ve soruşturma devam ediyor.

Önlem alınmayışların en büyük sebeplerinden birisi, iş güvenliği kültürü olmamasıdır. İş güvenliği kültürünün oluşmasının önündeki en büyük engel ülkemizi yöneten siyasi iradedir. 2012 yılında Avrupa Birliğinin zoruyla çıkarılan 6331 sayılı yasa, çıktıktan 6 ay sonra bazı maddeleri ertelenmiş ve 2024 yılına gelmemize rağmen ertelenmeye devam etmektedir. Yasanın ertelenmesinin asıl sebebi ekonomik olarak gösterilmektedir. İşverenlerin siyasi iradeye uyguladıkları baskı ile yasa istenildiği şekilde ertelenmektedir. Çalışanlarda iş güvenliği kültürü oluşmadığından günü kurtarmakta ve ekmek parası için gördükleri haksızlık karşısında susmaktadır.

Kazanın ikinci en büyük sebebi, kazanın asıl sorumlularının vicdanları bile sızlamazken, kazanın suçunu başkaları üzerine atılmasıdır. Çok iyi niyetle çıkarılan işveren vekilliği maalesef bazı işverenlerce sorumluluğu başkası üzerine atmak için kullanılıyor. İşveren vekilliği ile 6331 ve 4857 sayılı kanunlarda işveren sorumlulukları doğrudan işveren vekilliğine geçmektedir. Meydana gelen iş kazalarında birinci dereceden işveren vekili sorumlu olup yargılanmaktadır. Yeni mezun olmuş ve sorumluluğun farkında olmayan saha mühendisleri veya şantiye şefleri işveren vekili yapılmaktadır. İş güvenliğinin uygulanmasının bir maliyeti olduğu ve uygulandığı takdirde üretimi yavaşlatacağı veya projenin daha uzun sürede biteceği için işverenler tarafından desteklenmemektedir. Ekonomik konular işveren sorumluluğunda olduğundan işveren vekili aynı çalışanlar gibi iş kaygısı yüzünden işi bırakamayıp çalışmaya devam etmektedir. İş kazasından hayatını kayıp eden de ve yargılanan da ekmek kaygısı yüzünden çalışmak zorunda olan insanlardır.

Vatandaşların bir kısmı bu olaylar karşısında sessiz kalmakta ve takım tutar gibi siyasi parti tuttukları için doğruya doğru, yanlışa yanlış dememekte veya yanlış olduğunu bile bile yanlışa doğru demektedir. Soma, Amasra Maden Kazaları gibi birçok insanın öldüğü iş kazalarından ders alınmamakta ve üçer beşer ve dokuzar insanlar ölmeye devam etmektedir.

İş güvenliği kültürü oluşmuş bilinçli toplumlarda iş kazası olan firmalar değer kayıp etmekte ve büyük para cezaları ile karşı karşıya kalmaktadır. Bunun en güzel örneği, Anagold Madencilik Sanayi'nin yüzde 80'ine sahip olan SSR Şirketin, ABD Nasdaq borsasında işlem gören hisseleri yüzde 50'den fazla düşmüş ve piyasa değeri 1 milyar doların üzerinde gerilemiş olması. Şirketin hisseleri 2016 yılından bu yana en düşük seviyesini ulaşmış. En büyük cezayı halk hisselerini satarak göstermiş. Bu şirket kendi ülkesinde çalışma yapsaydı zaten iş güvenliğine önem verecekti. Bizim gibi geri kalmış bir ülkede olan kazanın, Amerikan halkı tarafından cezalandıracağını hesaplayamamıştır.

İş kazalarının yüzde doksan sekizi önlenebilir. Yeter ki iş güvenliği uzmanına destek verilip işbirliği içinde çalışma yapılsın. Çalışanın yanında olan iş güvenliğine önem veren firmalarda ölümlü iş kazaları pek olmaz. Olan kazalarda çalışanın yapmış olduğu tehlikeli hareket sonucu meydana gelen kazalardır. Toplum olarak çevreye zarar veren ve iş güvenliğine önem vermeyen firmaların ürünleri alınmayarak protesto edilmeli, firma hakkında ki bilgiler sosyal medya kanalıyla insanlar arasında yayılarak farkındalık oluşturulmalıdır.